Yunanistan’ın müzik sahnesine olan ilgim, her türden grubu kapsadığı gibi, psychedelic rock ve stoner gruplarına da ayrı bir yer ayırıyor. 1000mods, Villagers of Ioannina City, Naxatras gibi isimler, sevdiğim gruplardan yalnızca birkaçı. Ancak Godsleep, Yunan stoner sahnesinin önde gelen gruplarından biri olarak, kendine has tarzı ve kadın vokaliyle benim için özel bir yere sahip. Müziklerindeki enerjiyi hissetmek, adeta bu sahnenin kalbinde yer almak gibi. Godsleep röportajı ile bu benzersiz grubu yakından tanıyarak, stoner rock sahnesinin derinliklerine doğru kısa bir yolculuğa çıkıyoruz.
İstanbul’dan merhaba. Öncelikle bizlere kendinizi tanıtır mısınız?
İstanbul’daki tüm güzel canlılara merhaba. Biz Yunanistan, Atina’dan Godsleep! Gayet iyiyiz ve röportaj teklifiniz için teşekkür ederiz.
Godsleep üyeleri bugünlerde neler yapıyor?
Yaklaşan single’ımızın kayıtları ile uğraşıyoruz ve aynı zamanda üçüncü albümümüzü besteliyoruz Umarım 2022’de yayınlayacağız.
“Yunan sahnesindeki gruplar arasında rekabet değil dayanışma var!”
Takip edebildiğim kadarıyla Yunanistan’daki stoner grupları kendi türlerinde gayet başarılı ve tabii ki siz de onlardan birisiniz. Sizce bu müzik türünün sizin ülkenizde bu kadar popüler olmasının nedeni nedir?
90’lı yıllarda Nightstalker ile başlayan süreç, 2000’lerde grupların küçük konserler vermesi ile devam etti ve stoner sahnesi bu süreçte gelişti. Yunan gruplar stoner ve heavy rock sound’undan çok etkilendi ve bunu benimsediler. Bu ilk nedendi. İkinci olarak ise Yunan sahnesindeki gruplar arasında rekabet değil dayanışma var. Bu durum sahnenin büyümesine ön ayak oldu ve giderek daha fazla müzisyene ilham oldu.
Bir erkek vokaliniz varken şimdi bir kadın vokal ile yolunuza devam ediyorsunuz. (Amie’nin vokal tarzının hayranıyım!) Sizce bu değişiklik grubu nasıl etkiledi?
Bu değişiklik kasıtlı bir süreç değildi aslında. Amie ile tanışmadan önce çok fazla seçme yaptık. Aramızdaki kimyanın uyuşması ve birbirimize tamamen açık olmak içindi bu. Grubun daha melodik bir yaklaşıma ihtiyacı olduğunu hissettik ve Amie buna kolayca cevap verdi. Ancak asıl büyük değişiklik Dennis’in davula gelişiyle oldu. Yani 3. albüm aslında yeni kadroyla ilk albümümüz olacak ve bu konuda heyecanlıyız.
“Dome of Rock Festivali’nde kalabalıkla birlikte oldukça duygulandık.”
Bir çok yerde konserler verdiniz. Bir çok festivalde yer aldınız. Hangisinde en çok eğlendiniz ve bunun sebebi neydi?
Her konser bizim için yeni bir deneyim ve bu deneyimlerden olabildiğince çok şey almaya çalışıyoruz. 2019’daki Avrupa turnemiz sırasında çok sayıda favori konserimiz oldu ancak henüz hangisi bizim için çok iyiydi buna karar veremedik. Birini seçmek zorundaysak, Salzburg, Avusturya’da Dome of Rock Festivali‘nde kalabalıkla birlikte oldukça duygulandık. Misafirperverliklerine hayran kaldık.
2018 yılında “Coming of Age” albümünden sonra çeşitli derlemelerde yer aldınız. Önümüzdeki süreçte dinleyicileri neler bekliyor?
Ağırlıklı olarak rock ama dozunda elektronik, pop ve hip hop da deneyimlemek istiyoruz.
Kişisel bir soru sormak istiyorum. Eğer hayatınızda müzik olmasaydı, başka ne ile ilgilenmek isterdiniz?
Amie: Bu zor bir soru. Muhtemelen çalıştığım alanlardan birini seçerdim, yani video prodüksiyonu. Muhtemelen seyahat ve video yapımı ile ilgili bir şeyler çekip yayınlardım.
John: İlk karantina sırasında bir sohbet olarak başlayan son arayışımla cevap vereceğim ve bu süreç şu anda stüdyomuzda yürüttüğümüz bir işe yol açtı Deneme yanılma süreci̇ olan serigrafi̇ baskı sanatı hakkında bi̇lgi̇ler edi̇nmek i̇sti̇yorum. Bu bile grubu desteklemek için ince bir girişimdi.
Dennis: Ressam ya da aktör muhtemelen.
Fedonas: Üzgünüm, kendimi müzik yelpazesinin dışında düşünemiyorum.
Röportaj için teşekkürler. Umarım sizi Türkiye sahnesinde görebiliriz!
Sorularınız için teşekkür ederiz, daha önce Türkiye’de konser vermedik ve orada konser vermek harika olur.